İnsanların faaliyetlerini gerçekleştirirken çevre faktörünü ihmal eder biçimde planlama yapmaları, ekolojik dengeyi bozmuştur. Tüm canlıların sağlıklı ve dengeli bir çevrede, mevcut doğal kaynaklarla yaşamlarını sürdürebilmelerini hedefleyen çevre yönetimi, yeryüzündeki kaynakların sınırlı olduğuna ve geri dönüşü olmayan bir şekilde tahrip edildiğine dikkat çekerek, ekolojik dengeyi bozmadan ekonomik kalkınmanın sağlanabilmesini amaçlamaktadır. Çevre yönetimi, tüm canlıların sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşamalarını, doğal kaynakların korunmasını, değerlendirilmesini ve geliştirilmesini amaçlar. Bu doğrultuda gerek kamu, gerekse özel kesim tarafından iletişim, planlama ve denetim sisteminin oluşturulması ve bu sistemi çalıştıracak bir örgütün kurulması önemlidir. Çevre yönetimi ile insanın çevre üzerindeki etkisini asgari düzeye indirmek, toplumun çevre bilincini artırıp çevrenin korunmasına, geliştirilmesine katkıda bulunmasını sağlamak ve bu amaçla çıkartılan yasa, yönetmelik ve kararlara sıkı bir şekilde uyulmasını sağlamak hedeflenmektedir. Bu amaçlarla çevreyi koruma acısından değişik özelliklerde çevresel örgütler oluşturulmuştur.
Şimdi bazı çevresel örgütler ve etkinliklerinin neler olduğunu birlikte öğrenelim.
Hükümetler arası İklim Değişikliği Paneli
Devletlerarası İklim Değişikliği Heyeti insan etkinlikleri neticesinde oluşan iklim değişikliği risklerini değerlendirmekle sorumlu devletlerarası bilimsel bir organdır. Heyet 1988’de Dünya Meteoroloji Örgütü, Birleşmiş Milletler çevre programı, 2 BM örgütü tarafından kurulmuştur. Devletlerarası İklim Değişikliği Heyeti kendi araştırmalarını bizzat kendisi yapmaz. Başlıca etkinliği BM iklim değişikliği Konseyinin uygulamalarındaki meselelerle ilintili özel raporları yayınlamaktır. Bu konseyin çalışmaları neticesinde Kyoto Protokolü ortaya çıkmıştır.
AVRUPA ÇEVRE AJANSI
Avrupa Birliği ajansı olup Avrupa çevre ağına monitör (gözlemci) olmayı hedeflemektedir. 12.10.1990 tarihinde kurulmuştur 32 üye devletin temsilcilerinden, bir Avrupa Komisyonu temsilcisi ve Avrupa Parlamentosu tarafından görevlendirilmiş 2 bilim insanından oluşan yönetim kurulu tarafından yönetilmektedir.
Bir Avrupa Birliği organı olduğundan Avrupa Birliği üyeleri de otomatik üye olurlar fakat diğer devletler de anlaşma şartıyla üyeliğe kabul edilebilirler. Amacı, AB’ye ve üye ülkelere çevreyi iyileştirme, çevreyle ilgili hususları ekonomik politikalara entegre etme ve sürdürülebilirliğe doğru ilerleme konularında bilgilendirilmiş kararlar vermelerinde yardımcı olmaktır.
ULUSLARARASI FAUNA VE FLORA
1903 yılında avlanma ve yaşam alanlarının tahribatı yüzünden azalan Afrika memelilerini korumak amacıyla kurulan FFI, Kruger ve Serengeti Milli parklarının yapımında etkin rol oynadı. Merkezi Cambridge’te bulunan kuruluşun projeleri, Belize’den Filipinler’e uzanan geniş bir alanda sürüyor. Çalışmaları arasında, önemli yaşama alanlarının satın alınması, doğal hayata ilişkin araştırmalar ve yapay döllenme programları yer alıyor.
GREENPEACE
Greenpeace, gezegeni yaşanmaz hale getiren çevre suçlarına karşı bilimsel verilere dayanan kampanyalar yürütür ve şiddet içermeyen doğrudan eylemlerle tanıklık ederek bu suçları basın aracılığıyla gündeme getirir. Merkezi Amsterdam’da bulunan örgütün, 45 ülkede 28 bölge ofisi bulunmaktadır.
Başlıca çalışma alanları;
• Okyanuslar ve yaşlı ormanların korunması,
• İklim değişikliğini durdurabilmek için fosil yakıtların kademeli olarak sonlandırılması ve yenilenebilir enerjilerin teşvik edilmesi,
• Nükleer silahlanma ve nükleer kirliliğe son verilmesi,
• Temiz ve geri dönüştürülebilir enerjinin kullanılması,
• Zehirli kimyasalların ortadan kaldırılması,
• Genleri ile oynanmış organizmaların doğaya bırakılmasının önlenmesi,
• Savaşların önlenmesi,
• Küresel ısınmanın durdurulması,
• Ticari amaçlı balina avının kontrol altına alınmasıdır.
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER ÇEVRE PROGRAMI (UNEP)
Birleşmiş Milletler Çevre Programı, gelişmekte olan ülkelerin çevre politikalarını uygulamalarına yardımcı olacak BM çevre etkinliklerini düzenler. Haziran 1972’de İnsan Çevresi üzerine gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler Konferansı neticesinde kurulmuştur. Merkezi Nairobi, Kenya’dadır. Ayrıca farklı ülkelerde altı bölge ofisi bulunmaktadır. Birleşmiş Milletlerin küresel ve bölgesel düzeylerdeki çevre meseleleri odaklı çalışmaktadır. Görüşmeler ışığında küresel bir çevre oluşturmak için çevre politikalarının geliştirilmesinde işbirliği koordinasyonu gerçekleştirmek ve acil meseleleri hükûmetlerin dikkatine sunmak ve uluslararası eylemlere hazır bir toplum oluşturmak temel sorumluluğudur. Atmosfer, deniz ve kara ekosistemleri başlıca etkinlik alanlarını oluşturur. BM Çevre Programı, çevre bilimi ve bilgisinin gelişiminde, uluslararası çevre bilincinin oluşturulmasında, bölgesel kurum ve kuruluşlar ile merkezi hükûmetlerle ortak çalışarak uygun çevre politikalarının belirlenmesi ve uygulanmasında önemli bir rol üstlenmiştir.
Program, kalkınma projeleriyle ilintili çevre ve finansal uygulamalarda da aktif rol alır. Program, zararlı kimyasallar, sınır ötesi hava kirliliği ve uluslararası suların kirlenmesi gibi önemli meselelerle ilgili anlaşmalardaki uygulama ve faaliyet kılavuzlarının geliştirilmesine yardım etmiştir ve etmektedir.
DÜNYA DOSTLARI
Dünya Dostları ve kökleşmiş halk ağları ile 77 ülkede daha sağlıklı ve adil bir dünyayı müdafaa etmektedir. Mevcut kampanyalarını, temiz enerji ve küresel ısınma meselelerine çözüm, teknolojinin zararlarından insanlarımızı koruma üzerinde yoğunlaştırmıştır. Daha rahat ve düşük seviyede kirlerimi olan taşıma araçlarına yönelmeyi hedeflemektedir. Çevre ve insan hakları meselelerine Dünya Bankasının ilgisini çekmiştir. Başta ABD olmak üzere tüm dünya devletlerine küresel ısınma ile ilgili gerekli yasaları çıkarmaları için baskıda bulunmuşlardır. Çevreyi yok edici 150’den fazla baraj ve su projelerini durdurmuş, uluslararası düzeyde balina avcılığını yasaklamıştır.
DÜNYA VAHŞİ YAŞAM FONU
Yaklaşık 50 yıldan beri dünyanın en büyük ve en saygın bağımsız koruma örgütlerinden biridir. 5 kıtaya yayılmış 5 milyonu aşkın destekçisi, 90 ülkede mevcut temsilcilikleriyle uluslararası koruma hareketlerindeki büyük değişimde önemli bir rol almıştır. 1985’ten beri, Fon, 12 bini aşkın projeye 1 milyar dolardan fazla para yatırımında bulunmuştur. Tüm bu projeler ve eylemler, yeryüzündeki doğal çevre alanlarının azalmasındaki hızlanmanın durdurulmasında ve insanların doğayla iç içe yaşamalarına yardımcı olmada etkin rol oynamıştır.
ULUSLARARASI DOĞA KORUMA BİRLİĞİ (IUCN)
Uluslararası Doğa Koruma Birliği, çevre ve kalkınma meselelerine faydalı çözümler bulunması konusunda çalışmalar yapmaktadır. Bilimsel araştırmaları desteklemekte ve tüm dünyada arazi projeleri geliştirip yönetmektedir. Hükûmet ve hükûmet dışı kurumlan bir araya getirerek güvenlik ve yasa uygulamalarında aktif rol almaktadır.
Merkezi Cenevre, İsviçre’de bulunan Uluslararası Doğa Koruma Birliği, 1000’den fazla hükûmet ve hükûmet dışı organizasyonları, 160’tan fazla ülkeden 11.000 kadar gönüllü bilim adamı, 60 ofiste 1.000 kadar profesyonel çalışanıyla dünyanın en eski ve en büyük küresel çevre hareketidir. Vizyonu, doğaya değer veren ve onu koruyan adil bir dünya oluşturmaktır. Görevi, doğayı olanca çeşitliliği ile korumak konusunda toplumu etkilemek ve cesaretlendirmektir.
DÜNYA DOĞAYI KORUMA VAKFI
Örgüt, dünyanın en tanınmış koruma kuruluşlarındandır. 1961’de Londra’da kuruldu, daha sonra, merkezi İsviçre’nin Gland kentinde (IUCN ile aynı yerde) bulunan uluslararası bir örgüt haline geldi. WWF’nin 50 ülkede şubesi var. Büyük Panda resmi yalnızca bu kuruluşun değil, bütün çevre koruma etkinliklerinin simgesi olarak görülüyor. Örgütün çalışmaları, alan projelerine doğrudan katılımdan, hükûmetlere lobi yapma faaliyetlerine kadar uzanıyor. WWF, 2002 yılında yayımlanan Yaşayan Gezegen Raporu ile insanların doğa üzerindeki giderek artan olumsuz etkilerini göz önüne serdi.
DOĞAL HAYATI KORUMA DERNEĞİ
New York çevresinde dört hayvanat bahçesi ve bir akvaryum işleten Amerikan kuruluşu. 1895 yılında New York Zooloji Derneği adıyla kurulan WCS, dünyanın en eski çevre koruma kuruluşlarından biridir. 20’nci yüzyılın başlarında, dünyada ilk defa yapay döllenme programı uygulayarak Kuzey Amerika bizonunun soyunun tükenmesini engelledi. WCS, hayvanat bahçelerinin doğal hayatin korunması için aktif olarak çalışmaları gerektiği düşüncesinin öncüsüdür. Bu konuda 50 ülkede 300 tane projesi vardır.
TÜRKİYE’NİN ÇEVRE KONUSUNDA TARAF OLDUĞU ULUSLARARASI SÖZLEŞMELER
• Özellikle Su Kuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanlar Sözleşmesi-RAMSAR Sözleşmesi 1971-Ramsar
• Denizlerin Gemiler Tarafından Kirletilmesinin Önlenmesine Ait Sözleşme – MARPOL Sözleşmesi 1973
• Nesli Tehlikede Olan Yabani Bitki ve Hayvan Türlerinin Ticaretinin Düzenlemesine Dair Sözleşme (CITES Sözleşmesi) 1973 – Washington
• Birleşmiş Milletler Çölleşme ile Mücadele Sözleşmesi 1973 – Paris
• Akdeniz’in Kirlenmesine Karşı Sözleşme (Barcelona Sözleşmesi) 1976 – Barcelona
• Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi (Bern Sözleşmesi) 1979 – Bern
• Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme 1983 – Paris
• Ozon Tabakasının Korunması Sözleşmesi 1985 – Viyana
• Ozon Tabakasını incelten Maddeler Protokolü 1987-Montreal
• Tehlikeli Atıkların Sınırlar ötesi Taşınımının ve Bertarafının Kontrolüne ilişkin Sözleşme 1989 – Basel
• Avrupa Mimari Mirasının Korunması Sözleşmesi 1989 – Granada
• Ozon Tabakasını incelten Maddelere Dair Montreal Protokolü Değişikliği 1990 – Londra
• Karadeniz’in Kirlenmesine Karşı Korunması Sözleşmesi ve Protokolleri 1992 – Bükreş
• Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi (Rio Konferansı) 1992 – Rio
• Özellikle Afrika’da Ciddi Kuraklık ve/veya Çölleşmeye Maruz Ülkelerde Çölleşme ile Mücadele için Birleşmiş Milletler Sözleşmesi (UNCDD) 1994
• Birleşmiş Milletler; iklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMIDCS) ve Kyoto Protokolü 1994 – Rio de Janeiro
• Avrupa Peyzaj Sözleşmesi 2000 – Floransa